Hırsızlık Suçu ve Cezası

HIRSIZLIK SUÇU VE CEZASI NEDİR?
(TCK m.141-147)

 

Hırsızlık suçu, Türk Ceza Kanunumuzda "Malvarlığına Karşı Suçlar" başlığı altında düzenlenmiş bulunmaktadır.

Kanun koyucu tarafından Hırsızlık suçu, TCK m.141/1'de düzenlendiği hali ile;

“Zilyedinin rızası olmadan başkasına ait taşınır bir malı, kendisine veya başkasına bir yarar sağlamak maksadıyla bulunduğu yerden alan kimseye bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilir.”

 

Hırsızlık Suçu Şikayete Tabi midir?

 

Hırsızlık suçunun hem basit hem de nitelikli halleri resen soruşturulan suçlardandır. Hırsızlık suçu, takibi şikayete bağlı suçlar arasında olmadığından, suçun herhangi bir şikayet süresi de yoktur. Şikayete tabii bir suç olmasına karşın hırsızlık suçuna ilişkin mağdurun şikayetini geri çekmesi halinde dahi kamu davasının düşmesi söz konusu değildir.
 
Hırsızlık Suçunu Kimler İşleyebilir?

 

Hırsızlık suçu özgü bir suç değildir. Herkes tarafından işlenebileceği için faili herkes olabilir.

 

Hırsızlık Suçunun Mağduru Kimler Olabilir?

 

Hırsızlık suçunun mağduru suça konu olan malın zilyedi olarak belirtilmekle beraber zilyetliğin niteliği önemli değildir.


Hırsızlık Suçu Ne Şekilde İşlenebilir?

 

TCK 141/1'de belirtildiği üzere; zilyedinin rızası olmadan başkasına ait taşınır bir malı, kendisine veya başkasına bir yarar sağlamak maksadıyla bulunduğu yerden alan kişi hırsızlık suçunu işlemiş sayılır. 

 

Hırsızlık Suçunun Nitelikli Halleri Nelerdir?

 

Hırsızlık Suçunun nitelikli halleri TCK 142/1,2'de açıkça sayılmıştır. İşbu hırsızlık suçuna sebebiyet veren eylemin yazıldığı şekillerde işlenmesi failin hırsızlık suçunun temel haline öngörülmüş olan cezadan daha ağır bir ceza almasına neden olacaktır.

Kanunda belirtilen nitelikli haller ve uygulanacak olan cezalar şu şekildedir:

  • Kamu kurumlarında veya ibadete ayrılmış yerlerde bulunan herhangi bir kimseye ait eşya hakkında veya kamu hizmetine özgülenmiş mallar hakkında ( md. 142/1-a),
  • Toplu taşıma araçlarında veya bunların duraklarında, varış veya kalkış yerlerinde (md.142/1-c),
  • Afet veya genel bir felaketin etkilerini önlemek veya azaltmak amacıyla hazırlanan mal hakkında (md.142/1-d),
  • Gelenek veya özgülenme veya kullanımları gereği açıkta bırakılmış eşya hakkında (md.142/1-e),

işlenirse fail 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

  • Kişinin malını koruyamayacak durumda olmasından veya ölmesinden yararlanarak (md.142/2-a),
  • Elde veya üstte taşınan eşyayı çekip almak suretiyle ya da özel beceriyle (md.142/2-b),
  • Doğal bir afetin veya sosyal olayların meydana getirdiği korku veya kargaşadan yararlanarak (md.142/2-c),
  • Haksız yere elde bulundurulan veya taklit anahtarla ya da diğer bir aletle kilit açmak “veya kilitlenmesini engellemek” suretiyle (md.142/2-d),
  • Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle (md.142/2-e),
  • Tanınmamak için tedbir alarak veya yetkisi olmadığı halde resmi sıfat takınarak (md.142/2-f),
  • Büyük veya küçük baş hayvan hakkında (md.142/2-g),
  • Herkesin girebileceği bir yerde bırakılmakla birlikte kilitlenmek suretiyle ya da bina veya eklentileri içinde muhafaza altına alınmış olan eşya hakkında (md.142/2-h),

işlenirse fail hakkında 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Hırsızlık suçunun, bu fıkranın (b) bendinde belirtilen surette, beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda olan kimseye karşı işlenmesi halinde, verilecek ceza üçte biri oranına kadar artırılır.

Hırsızlık suçunun sıvı veya gaz hâlindeki enerji hakkında ve bunların nakline, işlenmesine veya depolanmasına ait tesislerde işlenmesi halinde, “5 yıldan 12 yıla kadar hapis cezasına” hükmolunur. Bu fiilin bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde, “ceza yarı oranında artırılır” ve on bin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur (TCK md. 142/3).

Hırsızlık suçunun işlenmesi sonucunda haberleşme, enerji ya da demiryolu veya havayolu ulaşımı alanında kamu hizmetinin geçici de olsa aksaması hâlinde, yukarıdaki fıkralar hükümlerine göre verilecek ceza yarısından iki katına kadar artırılır (TCK md. 142/5).
 
Hırsızlık Suçunda Cezayı Azaltan Nedenler Nelerdir?

 

Hırsızlık suçunun;
a) Paydaş veya elbirliği ile malik olunan mal üzerinde,
b) Bir hukuki ilişkiye dayanan alacağı tahsil amacıyla,
İşlenmesi halinde, şikayet üzerine, fail hakkında iki aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur.

Hırsızlık suçunun konusunu oluşturan malın değerinin azlığı nedeniyle, verilecek cezada indirim yapılabileceği gibi, suçun işleniş şekli ve özellikleri de göz önünde bulundurularak, ceza vermekten de vazgeçilebilir.

Hırsızlık suçunun, malın geçici bir süre kullanılıp zilyedine iade edilmek üzere işlenmesi halinde, şikayet üzerine, verilecek ceza yarı oranına kadar indirilir. Ancak malın suç işlemek için kullanılmış olması halinde bu hüküm uygulanmaz.


Hırsızlık suçunun ağır ve acil bir ihtiyacı karşılamak için işlenmesi halinde, olayın özelliğine göre, verilecek cezada indirim yapılabileceği gibi, ceza vermekten de vazgeçilebilir.


Hırsızlık Suçunda Etkin Pişmanlık ve Zararın Giderilmesi.


TCK m. 168’e göre; Hırsızlık suçu işleyen kimse, suç tamamlandıktan sonra ancak kovuşturma başlamadan önce pişmanlık göstererek mağdurun uğradığı zararı aynen geri verme veya tazmin etme suretiyle gidermesi halinde, verilecek olan cezanın üçte ikisine kadarı indirilir.

Etkin pişmanlığın kovuşturma safhası başladıktan sonra ve hüküm verilmeden önce gösterilmesi halinde, verilecek olan cezanın yarısına kadarı indirilir.

Kısmen geri verme veya tazmin halinde etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanabilmesi için mağdurun rızası da ayrıca aranır.

 

Hırsızlık Suçu Uzlaştırmaya Tabii midir?

 

TCK m. 141'de düzenlenen basit hırsızlık suçu, uzlaştırmaya tabi suçlar arasındadır. Suçun basit ve temel halinin işlenmesi halinde hırsızlık suçu bakımından soruşturma veya kovuşturma başlamadan önce uzlaştırma prosedürü yerine getirilmelidir. Ancak nitelikli hırsızlık uzlaşma kapsamında yer almaz.

 

Hırsızlık Suçundan Alınan Mahkumiyet Cezası Adli Para Cezasına Çevrilebilir mi, Erteleme ve Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılmasına Karar Verilebilir mi?

 

Adli para cezası, işlenen bir suç neticesinde hapis cezasıyla birlikte veya tek başına uygulanabilen bir yaptırım türüdür. Basit hırsızlık suçu nedeniyle hükmedilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi mümkündür. Ancak, etkin pişmanlık, sanığın yaşının küçüklüğü nedenlerle indirim yapılmadığı müddetçe, ceza miktarı nedeniyle nitelikli hırsızlık suçu alınan mahkumiyet cezasının miktarı nedeni ile adli para cezasına çevrilemez.

Basit veya nitelikli hırsızlık suçu nedeniyle hükmedilen mahkumiyet cezası hakkında Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması kararı verilmesi mümkündür. İşbu kararın verilmesi ile birlikte sanık hakkında hükmolunan cezanın belli bir denetim süresi içerisinde sonuç doğurmaması, denetim süresi içerisinde belli koşullar yerine getirildiğinde ceza kararının hiçbir sonuç doğurmayacak şekilde ortadan kaldırılması ve davanın düşmesini sağlamaktadır.

Basit veya nitelikli suçu nedeniyle hükmedilen hapis cezasının ertelenmesi  şartların sağlanması halinde mümkündür.

 

Hırsızlık Suçuna İlişkin Yargıtay Kararları

 

Sanığın Maksadının Hırsızlık Suçunu İşlemek Olmadığı Hallere İlişkin.

 

Yargıtay 17. Ceza Dairesi'nin 13.10.2015 tarihli; 2015/5233 Esas, 2015/7335 Karar sayılı ilamı:

"Sanık hakkında hırsızlık ve kamu görevlisine hakaret suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından kamu görevlisine hakaret suçunun işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-)Sanığın 18.09.2009 tarihinde cep telefonundan müştekiye tehdit ve hakaret içerikli mesaj gönderdiği, 19.09.2009 tarihinde ise müştekinin evinin kapısını tekmelediği, aracının lastiklerini kestiği ve camını kırdığı devam eden zarar verme kastı ile sonrasında sanığın, müştekinin aracının içinden teyp başlığı alması ve aldığı teyp başlığını polis aracında unutması şeklinde gelişen eyleminde, olay bir bütün halinde değerlendirildiğinde, sanığın kastının hırsızlık suçunu işlemek olmadığı, mal edinme kastıyla haraket etmediği ve müştekiye zarar verme kastıyla haraket ettiği anlaşıldığından, sanığın hırsızlık suçundan beraatine karar verilmesi gerekirken mahkumiyetine hükmedilmesi,
2-)Sanığın emniyetten firar etmesi üzerine evinden polis memurları tarafından götürülmek istendiğinde polis memurlarına direnerek küfür etmek suretiyle hakarette bulunduğunun iddianamede anlatılarak suç olarak yüklendiği ve sevk maddelerinin gösterildiği halde yargılama aşamasında kendilerine yönelik eylemde bulunulan polis memurlerının müşteki sıfatıyla dinlenilmeleri ve katılma haklarının hatırlatılması gerektiği halde tanık olarak dinlenilmesiyle yetinilmesi,
3-)Kabul ve uygulamaya göre de
Kasten işlemiş olduğu suçlar dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 Sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (b), (c), (d), (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanık …’in temyiz nedenleri ve tebliğnamedeki düşünce bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan sebeple BOZULMASINA, 13.10.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi."

 

Hırsızlık Suçunda Çalınan Malın Değerinin Az Olması Haline İlişkin.

 

Yargıtay 2.Ceza Dairesi'nin 2018/42 Karar sayılı ilamı:

"Dosya kapsamına göre, suç tarihinde Kahramanmaraş 2. İcra Müdürlüğünde denetimli serbestlik tedbiri kapsamında dosya takma işlerini yapan sanığın, icra müdürlüğünde müştekinin masanın üzerinde duran çantasından 50,00 – 60,00 TL çalmış olması karşısında, suça konu paranın değerinin azlığı ile suçun işlenme şekli itibariyle sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 145. maddesinin uygulama koşullarının tartışılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi hukuka aykırıdır."

Hırsızlık Suçunun Açık Alanda Bırakılan Eşya Hakkında İşlenmesine İlişkin.

Yargıtay 2. Ceza Dairesi'nin 2017/7849 Karar sayılı ilamı:

"Suça konu otomobilin kontak anahtarı üzerinde ve çalışır vaziyette iken sanık tarafından çalınması şeklinde gerçekleşen eylemin TCK’nın 141/1. maddesinde tanımlanan basit hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfının nitelendirilmesinde yanılgıya düşülerek aynı Kanun’un 142/1-e maddesi gereğince nitelikli hırsızlık suçu çerçevesinde uygulama yapılması suretiyle fazla ceza tayini hukuka aykırıdır."


Hırsızlık Suçunun Hangi Zaman Diliminde İşlendiğine İlişkin.

 

Yargıtay 13.Ceza Dairesi'nin 2020/5344 Esas, 2020/5838 Karar sayılı ilamı:

"Bazı suçların gece vakti işlenmesi halinde suç zaman bakımından nitelikli hale gelir. Örneğin konut dokunulmazlığının ihlali, hırsızlık ve yağma suçlarının gece vakti işlenmesi halinde gündüz vakti işlenmesine göre daha fazla ceza öngörülmüştür.

TCK’nin 143. maddesine göre,  hırsızlık suçunun gece vakti işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır. Yine TCK’nin 149. maddesine göre yağma suçunun gece vaktinde işlenmesi halinde, fail hakkında on yıldan onbeş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

Ceza muhakemesi hukukunun en önemli ilkelerinden biri şüpheden sanık yararlanır yani in dubio pro reo ilkesidir. Şayet ispat konusunda bir husus hakkında kesinlik mevcut değilse bu durumda sanık lehine karar verilmesi gerekmektedir. Ceza muhakemesinde amaçlanan maddi gerçeğin yani fiilin sanık tarafından işlenip işlenmediğinin tespitidir. Bu ilke gereğince de söz konusu fiilin sanık tarafından işlendiği şüphesiz şekilde sabit olmadığı takdirde beraat kararı verilmelidir.

Yargıtay 13. Ceza Dairesi’nin 2020/5344 Esas, 2020/5838 Karar sayılı ve 18.06.2023 tarihli ilamında; suçun hangi zaman diliminde işlendiği belirlenememişse, şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereğince gündüz vakti işlendiği kabul edilmesi gerektiği içtihat edilmiştir."

 

Hırsızlık Suçunda Etkin Pişmanlığa İlişkin.

 

Yargıtay 13.Ceza Dairesi'nin 2017/575 Karar sayılı ilamı:

"Suça sürüklenen çocuğun olay günü yakalandığında kolluk güçlerini diğer suça sürüklenen çocuğa götürdüğü, böylece suça sürüklenen çocukta bulunan suça konu bilgisayarların kolluk tarafından ele geçirilerek müştekiye iade edilmesini sağladığı anlaşıldığından; suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümde TCK’nın 168/1. maddesi uyarınca indirim yapılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulmak suretiyle suça sürüklenen çocuk hakkında fazla cezaya hükmolunması yasaya aykırıdır."

 

hırsızlık suçu avukat, hırsızlık suçu nedir?, hırsızlık suçunda ağırlaştırıcı sebepler, hırsızlığın cezası nedir?, hırsızlık şikayeti nasıl yapılır?, hırsızlık ceza avukatı